Türkiye'nin En İyi Paylaşım Sitesine Hoşgeldiniz
Forumdan yararlanmak için üye olunuz!!!
Türkiye'nin En İyi Paylaşım Sitesine Hoşgeldiniz
Forumdan yararlanmak için üye olunuz!!!
Türkiye'nin En İyi Paylaşım Sitesine Hoşgeldiniz
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Türkiye'nin En İyi Paylaşım Sitesine Hoşgeldiniz

gєℓ∂ιğιηιz ιçιη тєşєккüяℓєя...
 
AnasayfaGirişAramaLatest imagesKayıt OlGiriş yapanasayfa

 

 Siroz

Aşağa gitmek 
+2
devil
wacketsan
6 posters
YazarMesaj
wacketsan
ѕιтє ѕαнιвι z4т3η
ѕιтє ѕαнιвι z4т3η
wacketsan


Erkek Mesaj Sayısı : 1369
Nerden : Bİzim EvDen :D
Kayıt tarihi : 19/09/08

Siroz Empty
MesajKonu: Siroz   Siroz I_icon_minitimeCuma Eyl. 26, 2008 3:45 pm

Siroz karaciğerin kronik (süregen) bir hastalığıdır. Çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir,ama hücre temelindeki oluşum süreci hep aynıdır. Sirozda yineleyen hücre ölümü, halka biçiminde bağdoku artışı ve yumrular biçiminde doku yenilenmesi görülür. Belirtileri ise (Vena porta) toplardamar sisteminde portal kan basıncı yükselmesi ve ilerleyici karaciğer yetmezliğidir.

Karaciğer sirozunun kalıtsal yatkınlık dışındaki en önemli nedenleri, geçirilmiş viral hepatit hastalığı ve alkolizmdir. Bir takım siroz olgusunda ise hastanın öyküsünde alkolizme ya da sarılığa rastlanmaz. Kriptogenetik (nedeni bilinmeyen) siroz adı verilen bu olguların bazısında hastanın sanlıksız bir viral hepatit geçirmiş olabileceği düşünülür. (Ömeğin karaciğer iltihabı sonrasında gelişen siroza özgü büyük yumrıılar görülebilir.) Karaciğerde demir birikmesi (hemokromatoz) ve kronik konjestif kalp yetmezliği de siroza neden olabilir.

Karaciğer sirozu birçok nedene bağlı olabilirse de oluşum süreci değişmez. Bir dış etken yapısal bir işlev azalmasının ya da henüz tam aydınlatılmamış olan kalıtsal bir yatkınlığın bulunduğu karaciğerde (belki de antikor yapısındaki) bir mekanizmayı harekete geçirir. Daha sonra kendi kendine işlemeyi sürdürebilen bu mekanizma sirozu başlatan bir tetik gibi işlev görür. Bir başka bir deyişle karaciğer, hastalığın nedeni kendi hücreleriymiş gibi davranmaya başlar. Karaciğer hücresine zarar veren herhangi bir etken karşısında bağdoku yalnızca ölen hücrelerin yerini almakla kalmaz; karaciğer hücreleri de işlevsel bir lobcuk oluşturacak katmanlar biçiminde yenilenmez. Tam tersine, karaciğer dokusunun araları aşırı bağdokuyla dolar ve bunun sonucunda lobcuğu parçalara ayıran yalancı lobcuklar oluşur. Böylece hücre yenilenmesi amaçsız ve yaygın bir yangı oluşumuna dönüşür. Aşırı çoğalan bağdoku daha sonra büzülerek yakınındaki hücre ve damarları sıkıştınr ve organda oksijen yetersizliğine neden olur. Karaciğer sirozunda görülen sinüzoit ağ (ince damar işlevi gören boncuklar) azalması hastalığın ileri evrelerinde şiddetlenerek dolaşımı durdurabilir. Böylece başka hücrelerin de ölmesiyle tamamlanan döngü, bir kez daha başlayıp yayılmaya hazır hale gelir. Bazı uzmanlann iyi huylu bir tümör hastalığı olarak nitelemesine yol açacak kadar aşırı bir üreme gösteren siroz hücreleri organdaki besleyici maddeleri tüketir. Asalak gibi öteki karaciğer hücrelerinden beslenen siroz hücreleri artık hastalığın ve hücre ölümünün nedeni olmuştur.

Sirozun en az bilinen yanı aşın bağdoku üretimidir. Bu olay zehirlenme ya da bağışıklık tepkisine bağlı olarak retiküloendotelyal sistem etkinliğinin artmasından kaynaklanabilir. Herhangi bir nedenle zedelenen ya da ölen karaciğer hücresi bağışıklık sistemi tarafından "yabancı" olarak tanınır ve sistemin antikor oluşturarak yanıt vermesine yol açar (kandaki belirgin gammaglobulin artışı buna bağlıdır). Karaciğer hücrelerindeki antijen-antikor tepkisi hücre ölümüyle sonuçlanır ve böylece retiküloendotelyal sistemin uyarılmasıyla aşırı miktarda üretilen bağdoku karaciğer hücrelerinin yerini alır.

Viral hepatit, alkol gibi bir dış etkenin neden yalnızca bazı insanlarda karaciğer hücrelerini vücuda "yabancı" kıldığı sorusuna henüz doyurucu bir yanıt getirilememiştir. Ama yanıtın allerji ya da immun (özbağışıklık) süreçlerinde olmadığı söylenebilir.

SİROZLU KARACİĞERİN DURUMU

Yukarıda sözü edilen siroz tiplerinin (alkolik, doku ölümü sonrası, safra sistemi kökenli) her birine özgü belirli anatomik ve patolojik değişildikler vardır. Ama bazı temel özellilder bunlann hepsinde, özellikle de karaciğer kökenli siroz olgulannda görülür. Alkole bağlı sirozda karaciğer önce büyür, hastalığın son evresindeyse küçülür. Yüzeyi ince pürtüklü yapıdadır. Doku ölümü sonrasında gelişen sirozda ise karaciğer büyüyebilir ya da büyümeyebilir; yüzeyi her zaman düzensiz ve kaba pürtüklüdür.

Biyopsiyle alınan ömeğin mikroskopla incelenmesi tipik siroz bulgularını ortaya koyar. Karaciğer tam bir yapısal düzensizlik içindedir. Sağlıklı organdaki düzenli karaciğer lobcukları artık tümüyle ya da hemen hemen yok olmuştur. Asıl işlevi karaciğerin destek sistemini oluşturmak olan bağdoku bölmeleri (septum) tam bir dağınıklık içinde her yana doğru gelişmiştir. Damarlar daha da düzensizdir. Her yerde eşmerkezli olarak yerleşmiş hücre kümeleıi görülür. Bunlar sağlıklı lobculdara benzemekle birlikte merkezlerinde bir toplardamar yoktur ve dağılımlan düzensizdir. Yumru biçimindeki bu oluşumlara yalancı lobcuk denir.

Gerek bağdoku oluşumu, gerekse yalancı lobcuk oluşumu yıkıma uğrayan karaciğer hücrelerinin yeni hücre üretme ve çoğalma yoluyla giriştiği onarım çabasını temsil eder. Ama yeni hücre üretimi aşırı miktardadır ve dağılımı düzensizdir.




SİROZ NASIL TEŞHİS EDİLİR?

Yapılan ilk muayenede doktor hastanın geçmişiyle ilgili bilgi alır. Alkol kullanıp kullanmadığı, hepatit hastalığı geçirmiş mi diye öğrenir. Bu hastalığın bulaşmış olabileceği ihtimalini gözönüne alır ve ailede eşinin ya da birlikte olduğu kişide hepatit olup olmadığını öğrenmek ister.

Daha sonra elle yapılan muayeneyle karaciğerin nasıl olduğuna bakılır. Siroz hastalarının karaciğeri serttir. Kenarları ise çok belirgindir. Sirozluların çoğunun dalağı büyüktür. Doktor hastanın görünümünü de inceler. Hasta sararmış, yanaklar ve eller kırmızılaşmıştır. Bacakalar zayıf ve karın da su topladığından elle muayene ile karında su birikip birikmediğini anlayabilir.

Kesin tanı koymak için ise kan tahlilleri ve gerekirse karaciğerden parça alımı yapılır. Kanda albumin düzeyi düşük, bilirubin seviyesi yüksek ise karaciğerde sorun olduğu anlaşılır. Karaciğer hücrelerinin kanda ne durumda olduğu incelenir. Bunun dışında ultrason görüntüleme ile karaciğer görüntülenir. Karaciğerin yüzeyi ve yapısının bozukluğu hakkında bilgi alınır. Siroz teşhisi konmasında güvenilir ve etkin bir yöntemdir.

SİROZ TEDAVİSİ

Alkole bağlı sirozun tedavisi yoktur. Yine de hastalığın erken tanısı sonucu alınan bazı önlemlerle hastalığın şiddeti azaltılabilir ve bazı belirtiler hafifletilerek hastayı rahatlatmak amaçlanır. Hepatit sonucu siroz olanlarda ise interferon tedavisiyle virüslerin çoğalması engellenir.

Bunlar dışında şunların mutlaka yapılması gerekir ki hastalık kısmen de olsa kontrol altına alınabilsin:

*

İlk başta kesinlikle alkolü bırakmak gerekir,
*

Vücuttaki eksikliklerin giderilmesi için vitamin alımı gerekebilir,
*

Sirozlu hastaların tansiyonu yüksek olur. Bunu kontrol etmek için tansiyon ilaçları önerilir,
*

İdrar söktürücü ilaçlarla karında biriken su miktarı azaltılmaya çalışılır,
*

Doktorun önermediği takdirde ilaç alınmamalı,
*

Aşırı yağlı yemekler yenmemeli.

Bunların dışında en son yapılacak tedavi organ naklidir. Hastalığın iyileşmesi mümkün olabilir fakat bu nakil sonucu karaciğerin vücuda uyumu gerekir. Kullanılan bazı ilaçlar da bu yönde etkili olmaktadır.

SİROZA KARŞI ALINACAK ÖNLEMLER

1. Alkolü bırakmak,
2. Hepatit hastalığına yakalanmamak için aşı yaptırmak,
3. Bazı karaciğer hastalıkları siroza yol açar. Bu yüzden mutlaka tedavisi yapılmalıdır,
4. Beslenmeye dikkat edilmeli, yağlı ve hayvansal kaynaklı besinlerden uzak durmak gerekir,
5. Erken teşhis önemli olduğundan kontrol amaçlı muayene yaptırılabilir


SORULAR

Siroz kanama ile komplike olur mu?
Evet. İlerlemiş bir sirozda yutağın içerisindeki varisli damarlar çok kez kanamaya neden olur. Bunun sebebi normal olarak karaciğerden geçmesi gereken kanın siroz nedeniyle buradan geçmek zorunda kalması ve bu damarların şişmesidir.

Siroz halinde karaciğer her zaman büyür mü?
Hayır. Hastalık ilerleyince büzülerek normalden de daha küçük kalabilmektedir.

Karaciğer sirozunda dalak çok kez büyür mü?
Evet.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://zeytinliyiz.benimforum.org
devil
Co-Admin
Co-Admin
devil


Mesaj Sayısı : 701
Kayıt tarihi : 19/09/08

Siroz Empty
MesajKonu: Geri: Siroz   Siroz I_icon_minitimeC.tesi Kas. 08, 2008 10:43 am

paylaşım için tşk Very Happy
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
yüxexes
S.Moderator
S.Moderator
yüxexes


Erkek Mesaj Sayısı : 463
Yaş : 30
Nerden : SoKaKtAn
Kayıt tarihi : 19/09/08

Siroz Empty
MesajKonu: Geri: Siroz   Siroz I_icon_minitimeC.tesi Kas. 08, 2008 3:42 pm

paylaşım için teşekürler saol Very Happy
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
BLooDBRoTHeRs
(¯`·._.·[е(v)ðÑ ^^4£V£R]·._.·´¯)
(¯`·._.·[е(v)ðÑ ^^4£V£R]·._.·´¯)
BLooDBRoTHeRs


Erkek Mesaj Sayısı : 730
Yaş : 34
Nerden : cehennemin dibi gelcen mi??
Kayıt tarihi : 20/09/08

Siroz Empty
MesajKonu: Geri: Siroz   Siroz I_icon_minitimeC.tesi Kas. 08, 2008 3:49 pm

paylaşım için teşekkürler
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Desertion
Admin
Admin
Desertion


Erkek Mesaj Sayısı : 1407
Yaş : 29
Nerden : İST
Kayıt tarihi : 19/09/08

Siroz Empty
MesajKonu: Geri: Siroz   Siroz I_icon_minitimeC.tesi Kas. 08, 2008 5:00 pm

paylasım için saol Very Happy
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://zeytinliyiz.benimforum.org/
Blood_Hawk
Üye
Üye
Blood_Hawk


Erkek Mesaj Sayısı : 721
Yaş : 29
Nerden : toilet
Lakap : haykopat
Kayıt tarihi : 22/09/08

Siroz Empty
MesajKonu: Geri: Siroz   Siroz I_icon_minitimePtsi Kas. 17, 2008 9:58 pm

Paylaşım için tşk..
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Siroz
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Türkiye'nin En İyi Paylaşım Sitesine Hoşgeldiniz :: Gündem Platformu :: Sağlık-
Buraya geçin: