Tarihte kendi adıyla anılan savaşlar ve kuşatılmasıyla ünlü,üzerine destanlar düzenlenmiş Truva kenti , İlkçağ'da yaklaşık olarak M. Ö. 3000 yıllarında,bugünkü Çanakkale'nin 31 kilometre kadar uzağında, Biga ilçesi Merkez bucağına bağlı Hisarlık köyü tepesi üzerinde kurulmuştu. İlium Site devlet'inin başkenti olan Truva'nın, Boğazlar yoluyla Anadolu'ya gelen Traklar tarafından kurulduğu söylenir. Bir başka söylentiye göre, şehir bilinmeyen bir zamanda, kim olduğu belirsiz Tros ya da Dardanos adındaki bir kral tarafından yaptırılmıştır.
Kral Priamos devrinde, Truva Midilli'den Frikya'ya, Çanakkale Boğazı'na kadar olan toprakları sınırları içine katmıştı. Kral Priamos'un oğlu Paris bir gün İsparta Kralı Menelas'a konuk gitmiş ve onun karısı güzel Helena'ya tutularak gemisiyle Truva'ya kaçırmıştı. Truva savaşları ve kuşatmasına yol açan olay da budur. Tarihi kaynaklar, Eski Yunan tarihinde önemli yer tutan ve hikayesi ünlü Yunan ozanı Homer'in "İlyada" adındaki destanında dile getirilen bu savaş ve kuşatmanın,İsa'dan önce 1194 ile 1184 yılları arasında tam on yıl sürdüğünü belirtir. Eski Yunan tarih ve mitolojisinin ortak kahramanlarından bazıları, Asil, Odise ve Agamemnon, ordularıyla Menelas'a yardım etmişlerdir. Bini aşkın gemide yüz savaşçı Ege Denizi'ni geçmiş ve Truva kenti kuşatılmıştı. Yunanlılar neden sonra,ünlü "Truva Atı" hilesine başvurarak kente girebilmişler ve Truva'yi yakıp yıkmışlardı.
Daha sonra Truva'da değişik dönemlerde birbiri üzerine dokuz şehir kurulmuştur. İlk şehir çok eski tarihlerde kurulmuşken,son şehrin kuruluşu Romalılar zamanına rastlar. Akalar'ın Minos devletini yıkıp Ege'de ticaret üstünlüğünü ve Çanakkale Boğazı'nı ele geçirmek istemeleri, bu konudaki rekabet nedeniyle Truvalılar'la savaşa tutuşmaları ve gene 10 yıl süren bir kuşatma sonucu Truva'ya girip kenti yıkmaları tarihin daha sonraki dönemlerindedir. Akalar'ın yıktığı Truva altıncı Truva kentidir.
Bütün bu olayların üzerinden yüzyıllar geçmiş, 19. yüzyılda, eski Yunan ozanı Homer'in "İlyada"sını doymaksızın kimbilir kaç kez okuyan Heinrich Schliemann adındaki bir Alman Truva kentinin destanıyla çok ilgilenmiş, daha çocukken,bir Protestan rahibi olan babasına "ben Truva kentinin harabelerini bulacağım" demiştir. Nitekim büyük bir servet yaptıktan ve 10 dil öğrendikten sonra ,46 yaşındayken bu amacını gerçekleştirmiştir de. Gereği kadar para,bilgi ve yabancı dil sahibi olan Schliemann, o zamana kadar yapılan tahminleri çıkış noktası kabul edip, Çanakkale yöresindeki arkeolojik kazılara başlamış, önce çanaklar, kırık vazolar ,heykeller bulmuş, zamanla daha derinlere inerek şehrin duvarlarını da ortaya çıkarmıştır.