Son bir haftada arka arkaya şube açarak küresel krize meydan okuyan İş Bankası, dün 1000’inci şubesini açtı.
İş Bankası, yıl sonuna kadar 25 şubeyi daha hizmete sokacak. İş Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Caner Çimenbiçer, "Koşullar ne olursa olsun, Cumhuriyetin ve bankamızın kurulduğu yıllardakinden daha ’ağır’ olamaz" dedi, Genel Müdür Ersin Özince de zamanlamaya dikkat çekti.
ULUSLARARASI piyasalarda yaşanan mali krize karşın, Türk bankaları bu yıl koydukları şube hedeflerini gerçekleştirirken, İş Bankası dün İstanbul Kurtköy’de açtığı uydu şube ile 1000 rakamına ulaştı. Son bir haftadır peşpeşe şube açılışlarına devam eden İş Bankası, yıl sonunda 1025 şubeli bir banka olmayı hedefliyor.
Türkiye’nin kazanımı
İş Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Caner Çimenbiçer, bankanın kurumsal gelişiminde çok önemli bir dönüm noktası olduğunu söylediği 1000’inci şubenin açılışında, şu değerlendirmeyi yaptı: "Bundan 85 yıl önce iki şubesi ve 37 çalışan ile ulusal bankacılık sisteminin ilk nüvesi olarak kapılarını açan bankamız, bugün 20 bini aşkın çalışanı ve 1000 şubesiyle Türk bankacılık sisteminin lideri olarak hizmet veriyor. İş Bankası’nın kuruluşundan bugüne geldiği noktayı, yalnızca bankamızın ya da ulusal bankacılık sistemimizin değil, aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti’nin büyük bir kazanımı ve başarısı olarak görüyoruz."
Daha ’ağır’ olamaz
Küresel dalgalanmaya da değinen Çimenbiçer, sözlerine şöyle devam etti: "Dünyada önemli sıkıntılara yol açmaya ve ülkemizi de belli ölçülerde etkilemeye başlayan koşullar ne olursa olsun, Cumhuriyetin ve bankamızın kurulduğu yıllardakinden daha ’ağır’ olamayacağı açıktır. Bugün dünya finans sektörünün ciddi sorunlar yaşadığı bir dönemde, İş Bankası’nın 1000. şubesini açan inanç da, 1924’te milli bankacılığı kurmak üzere yola çıkan ruhun parçasıdır."
Dalgalanma bir çağrı
İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince de, bu şubenin sadece İş Bankası için değil, ülke için de derin anlam ifade ettiğini dile getirirken, "Her geçen gün artan bankacılık hizmet talebini yurt genelinde yaygınlaştırdığımız şube ağımızla karşılıyor. Şubelerimizin ülkemiz coğrafyasında doğru yerlerde, doğru sayı ve büyüklüklerde konumlanmasına büyük özen gösteriyoruz" dedi. 1000’inci şubenin açılışındaki zamanlamaya da özellikle dikkat çeken Ersin Özince, şunları söyledi: "Dünyamız ciddi bir ekonomik krizin içerisinden geçiyor. Güncel koşullarda kurumların ne gibi sorumluluklar üstleneceği önem taşımakta. İş Bankası olarak küresel dalgalanmayı, ülkemizin gelişimine verdiğimiz desteği geliştirmek, Türkiye’nin hizmetinde olduğumuzu güçlü bir şekilde yeniden göstermek için bir çağrı olarak algılıyoruz."
Ziraat’ten sonra 2’nci
TOPLAM 46 bankanın faaliyet gösterdiği Türkiye’de 2001 krizi sonrasında şube ve çalışan sayısı bakımından küçülen sektörde, özellikle son bir yıldır yeni şubeler konusunda büyük bir atak yaşanıyor. Küresel krizin etkisiyle 2009’da Türk bankalarının şube açma performansının da bir miktar etkilenmesi beklenmekle birlikte, 2008 hedeflerinde bir aksama görülmüyor. İş Bankası’nın açtığını son şube ile birlikte Türkiye’de şu anda toplam 8 bin 528 banka şubesi buluyor. 2007 yılı sonunda bu rakamın 7 bin 568 şube bulunduğu dikkate alınırsa, 960 yeni şubenin açıldığı görülüyor. Bu alanda Ziraat Bankası 1254 şube ile Ziraat Bankası ilk sırayı alırken, 1000 şube ile İş Bankası ikinci sırayı alıyor. Bu ikiliyi 844 şube ile Akbank, 835 şube ile de Yapı Kredi Bankası izliyor.
Bankaların şube ve personel sayısı hálá 1999’un altında
TÜRKİYE Bankalar Birliği’nin kuruluş yıldönümü nedeniyle "50’inci Yılında Türkiye Bankalar Birliği ve Türkiye’de Bankacılık Sistemi" adında bir kitap hazırladı. Kitapta sektöre ilişkin yer alan verilerden bazıları şöyle:
Bankacılık sisteminin 1959’da 852 milyon dolar olan öz kaynakları 1980’de 762 milyon dolara geriledi. Özkaynaklar 1990’da 4 milyar 535 milyon dolara, 2000’de 7 milyar 514 milyon dolara, 2007’de ise 63 milyar 388 milyon dolara ulaştı.
1959 yılına göre kişi başına banka aktifleri 28, kredilerinin 26 ve mevduat ise 43 kat arttı. Kredilerin GSMH’ye oranı 2007’de yüzde 43 ile en yüksek değerini aldı. Kredilerin toplam aktif içindeki değeri ise yüzde 50 oldu.
Ancak bu oran 1981 yılındaki yüzde 54 düzeyini henüz yakalayamadı. Kredi/mevduat oranı da 2007’de yüzde 79’a ulaşsa da 1990 yılında yüzde 84 olan değerin hálá gerisinde kaldı.
2007’de 46 oan banka sayısı, 1983’ten sonraki en düşük düzeyde bulunuyor. Bankacılık sisteminde 170 bin kişiye istihdam ediliyor. Şube ve personel sayısı da 1999 yılının halen altında.
Buna karşılık 2007 sonunda 466 olan personel başına nüfus istatistiği 1970’li ve 1980’li yılların üzerinde. Şube başına nüfus istatistiği 2001’e göre düşük olsa da 1970’li düzeyinin üzerinde. Kadın çalışan açısından ise bankalar yüzde 50’lik oran ile Türkiye ortalamasının üzerinde.