World of Warcraft

Blizzard denilince akla ilk gelen Diablo serisidir. Ardından da Warcraft serisi gelir. Ancak yeni bir oyun duyurulduğunda, ki bu oyunun da Warcraft temellerine dayanan bir online oyun olacağı açıklandığında, oldukça heyecanlanmış; bir o kadarda endişelenmiştik. Çünkü bu işin fiyasko olma ihtimali de vardı.

Oyun, World of Warcraft olarak piyasaya sürüldü ve herkesin ağzı açık kaldı. Blizzard yine ustalığını göstermiş, bize Warcraft dünyasına girmemizi sağlayan bir kapı açmıştı. Eh biz de girelim bu kapıdan…

Klasik MMORPG
Oyun diğer türdeşler gibi aynı temellere bağlı kalmış. Yani temelinde görev yap, level atla mantığı var. Oyunu diğer oyunlardan ayıran özelliklerine gelmek istersek, şöyle güzel bir liste yapabiliriz.

Hikaye
Oyunun ana hikayesi Warcraft serisi, kahraman ise siz ve sizin gibi oyuna bağlanan oyuncular. Eğer gerçek bir Warcraft hayranı iseniz, World of Warcraft (WoW) dünyasında dolaşırken ağzınızın suyu akıcaktır. Gerek oyundaki mekanlar olsun, gerek karakterler olsun, hepsini görebilme ihtimaliniz var. Örneğin Warcraft’dan bildiğimiz Medivh veya Khadgar’ı görmemiz mümkün. Hatta işi biraz daha abartıp, geçmişe yolculuk edip Medivh’in Dark Portal’ı açmasına yardım edip, orkların dünyaya gelmesine dahi tanık olabiliriz.

Irklar, Sınıflar ve Meslekler
Oyun, bu bakımdan oldukça zengin yapılmış. Irklar birbirinden Alliance (İttifak) ve Horde (Sürü) olarak ayrılıyor. Alliance’da Human, Dwarf, Night Elf, Gnome ve Draenei ırkları mevcut. Horde’da ise Orc, Troll, Undead, Tauren ve Blood Elf ırkları yer alıyor. Sınıflardan söz etmek gerekirse, oyunun diğer türdeşlerinden pek farklı bir durum söz konusu değil. Warrior (Savaşçı), Hunter (Avcı), Mage (Büyücü), Rogue (Düzenbaz), Warlock (Kara Büyücü), Priest (Ruhban), Shaman (Şaman), Druid ve Paladin sınıfları bulunmakta.

Oyun size kendinize özel bir karakter yapmak için de olanaklar veriyor. Öncelikle tarafınızı, ardından hangi ırkı kendinize yakın görüyorsanız onu seçiyorsunuz. Hangi sınıf size uygunsa, hangisinden zevk alacaksanız onu seçip hemen karakter görünümümüzü ayarlıyorsunuz. O da bittikten sonra güzel, karizma bir isimle oyuna giriyorsunuz ve işte tüm dünya önünüzde.

Oyunda çeşitli meslekler de mevcut. Doğru mesleği doğru sınıfla seçmek oldukça önemli. Örneğin bir savaşçıysanız kendinize minner (madenci) ve blacksmith (demirci) mesleklerini seçer ve bunları geliştirmeye dikkat ederseniz, giyebileceğiniz ve güzel özellikler veren zırhlar yapabilirsiniz. Böylelikle başka bir yerden zırh almaya da ihtiyacınız kalmaz. Herbalism: Adı üstünde, işinize yarayan toplayabileceğiniz çeşit çeşit çiçek var. Bunları topladıktan sonra ister satarsınız ister başka bir meslekte kullanabilirisiniz.

Alchemy: Herbalismle birlikte kullanılması gereken bir meslek. Topladığınız çiçeklerle kendinize çeşit çeşit iksirler yapabilir, bunlarla diğer oyunculardan daha atak, daha hızlı, daha güçlü olabilirsiniz.

Minning: Kaz ve maden topla mantığından başka bir şey değil. Kimi zaman maden bulmak sorun olsa da topladığınız madenleri yüksek bir miktara satabilirsiniz. Ya da çeşitli mesleklerde mutlaka işinize yarayabilir.

Blacksmith: Üstte de belirttiğim gibi, topladığınız madenlerle çeşitli zırh, silah veya gereç yapabilirisiniz.

Skinning: Öldürdüğümüz hayvanları küçük bir bıçak yardımıyla derilerini yüzebilir, yüzdüğümüz derileri işe yarar bir şekilde kullanabiliriz.

Leatherworking: Skinning ile toplanılan deriler, bu meslek sayesinde kıyafet yapımı için kullanılabilir.

Tailoring: Satmak veya kullanmak için çanta veya giysi dikebiliriz.

Jewelcrafting: Kazdığımız madenlerden, eğer biraz şanslıysak, değerli, işlenmemiş taşlar çıkabilir. Bu taşları jewelcrafting ile işleyebiliriz.

Enchanting: Çeşitli materyaller yardımıyla silahlarımıza ya da zırhlarımıza artı özellikler ekleyebiliyoruz. (Örn.: +Saldırı Gücü, +Hız, +Kuvvetlilik, vs.)

Oyunun Genel İşleyişi
WoW’un diğer online oyunlardan farkı, onu oynanacak bir oyun yapıyor. Diğer oyunlarda genel olarak yaratık öldür ve level atla mantığı varken, bu oyunda biraz daha çeşitlilik var. Oyunun çeşitli bölgelerinde dungeon (Zindan) denilen yerler bulunmakta. Kendinize beş kişilik bir parti toplayıp buraları işgale gidebilirsiniz. Özellikle oyunun kitaplarını okumuşsanız, bu size ayrı bir tat verecektir. Örneğin; World of Warcraft oyun ve kitap serilerindeki en bilindik hikayelerden biridir Medivh’in Dark Portal’ı açıp orkları Azeroth’a getirmesi. Biz de kendi ekibimizi toplayarak Medivh’in portalı açması için ona yardıma gidebiliriz. O portalı açmaya uğraşırken, ona doğru gelen yaratıkları engelleyerek amaca ulaşabiliriz.

Oyunda bulunan diğer bir terim var ki, oyunun en zevkli yanlarından biri. Oyunda beş kişilik partiler kurabilip zindanlara gidebiliyoruz. Ama elimizde yirmi beş kişilik büyük bir parti (Raid) kurma ve daha büyük düşmanlara kafa tutma şansı da var (Örn; İllidian, Kel’thuzad).

Peki oyun sadece bilgisayara mı karşı oynanıyor? Tabi ki hayır. Oyunda diğer oyuncularla savaşmak da mümkün, ki bu da bize oldukça büyük bir alan sağlıyor. Savaş alanlarından tutun, arenalara kadar bütün Azeroth’ta karşı tarafla savaşabiliyoruz. Bütün bu dungeon, raid ve savaşların bize getirileri de oluyor. Dungeon ve raidlerden sınıflara özel silah, giysi vb. kazanabiliyoruz. Yeni görevler almak için savaştığımız yaratıkların karşıtı olan ırklar arasında ya da bu kişilerin bulunduğu yerlerde tanınmaya başlıyoruz. Böylece bu kişilerden yeni görevler alabiliyoruz.

Grafik, Ses ve Atmosfer
Oyun, çoğu rakibi karşısında bariz bir şekilde üstün kalıyor. Grafik modellemeleri sizi tam bir hayal dünyasına sokuyor. Ses ve atmosfer ise bunun hakkını veriyor. Oyunun tüm detayları açıkken, resmen ağzınızın suyu akıyor. Gün ışığının sudaki mükemmel yansıması, etrafta uçuşan büyülerin, lanetlerin göz kamaştıran ışıltıları, etrafta koşuşturan, oyunlar oynayan çocukların bağırışları, kimi zaman nöbette olan bir askerin zırh sesi, kimi zaman ise savaşa koşan bir ordunun savaş çığlıkları… Bir hana girdiğiniz zaman, handa olduğunuzu sonuna kadar hissediyorsunuz; hancının bağırışları, içki isteyen insanlar, kalabalığın gürültüsü ve eğlendirici bir han müziği. Ya da ölüler tarafından yıllar önce ele geçirilmiş bir kasabaya girdiğinizde duyacağınız müzik, göreceğiniz manzara sizi ürkütecekir. Elflerin mekanlarını gezdiğinizde duyacağınız müzikler dudak uçuklatacak cinsten; rahatlatıcı ve bir o kadar da ağır. Cücelerin şehrine gittiğinizde ise sizi örs ve çekiç sesleri karşılayacaktır. Birbirlerine bağıran, itişip kakışan, hakaretler eden cüceler… Etrafta bir şeyler satmaya çalışan tüccarlar, kapısını müdavimlerine karşı her zaman açık olan bol köpüklü bira satan hanlar. Kısacası düşünebileceğiniz çoğu detay düşünülüp, hayata geçirilmiş.

Oyunun menüleri kullanım bakımından oldukça basit. Zaten çeşitli saldırı hareketlerini, iksirleri vb. koyduğunuz yerleri, oyun içinde ayarlıyorsunuz. Yani siz nasıl istiyorsanız tuşlar ve kısayollar tam anlamıyla size özgü oluyor.

Ancak yine de bir iki karakter modellemesi hatası ortaya çıkmıyor değil. Birbirine giren silah ve zırhlar, kimi zaman ters tutulan bir silah... Ancak bunlar çok fazla problem olmuyor; çünkü oyuna sürekli bu hataları düzeltmek için mini ek paketler geliyor.

Son Söz
Eğer bir FRP fanatiğiyseniz, kaçırmamanız gereken oyunların başında geliyor WoW.

Oyun, ek paketiyle (The Burning Cruisade) birlikte 70YTL tutuyor; ancak bir başka ek paket hazırlanmakta olduğu için fiyatların düşmesi bekleniyor. Ayrıca oynadığınız her ay başına ayrıca bir 25YTL ödemeniz gerekiyor. Kesemizi biraz zorlayacak olsa da parasına değecek bir oyun.

Oyun bütün bu özellikleri yanında bir de bağımlılık yapmasıyla ünlü, bu yüzden oynarken hayatı da kenara itmemek gerektiğini söylemeliyim. Herkese Azeroth’da iyi oyunlar

saol

paylaşım için saol...

paylasım için saol